Efe tatilde, evde Farsça çalışıyor, ben de onu çok kıskanıyorum. Ben de tatildeyim, hem de yıllardır özlediğim uzun bir tatilde, ama poetikhars'taki dalaşı izliyorum. Efe ahlak bekçim gibi beni kınıyor, niye bir esrari gibi yollara takılmadığımı, internette bu nafile işlerle uğraştığımı sorup duruyor. Ben de ona "mücevherlerimi Sultanahmet'teki dilencilere verdiğimi", artık istediğimi yapabileceğimi söylüyorum, mücevherlerden kasıt mecazi tabii. Ama yine de onu haklı buluyorum.
Bugün, bir arkadaşımın üyeliğini ödünç alarak bir poetikhars'ta bir veda yazısı yazdım. Artık dönüp arkamı bakmam. Verilen cevaplara da bakmayacağım. Oradaki paranoyadan ne çıkar merak etmiyorum. Efe'ye anlatmaya çalışıyorum, Efe diyorum, bak 2005'te "Hadi Ahmet Bey" diyordun, "Hadi" diye girdiğimiz yolda üstüme çamur sıçradı, şimdi o çamurları temizlemek istiyorum, ama Efe bunu da haklı görmüyor, sıçrayan çamurdan bir şey olmayacağını düşünüyor. Haklı, çünkü paranoyaya karşı ne anlatılabilinir ki. Murat Üstübal, bana genç şairleri yanlış yönlendirirsem, bunu eleştireceğini yazdı, vay dedim, demek ki bu kadar fişek gibi zeki gençleri yanlış yönlendirecek güç bende var, Murat'cım, bu dediğin o kadar kolay mı? Çocuklar sevinin, artık sizleri benden koruyacak bir çocuk mahkemesi de var, üzülmeyin o kadar, ben sizi mazallah yanlış yönlendirirsem, o sizi korur.
Ben hayatımda bu kadar zeki insanı bir arada görmedim, kim onları yönlendirebilecekmiş şaşarım. İsterseniz bir deneyin bakalım.
Devamlı aynı film, Yılanların Öcü. Kavganın da bir değeri var, Bu değersiz bir kavga. Ben Eren'in yazdığı 657 yazısına da şaşırdım, internette olacak şey değil, o zaman boş bir arsada toplanalım, kozumuzu paylaşalım. Bugün poetikhars'a yazarken baktım. 185 tık almış o sayfa. 4 - 5 yazar yazmış. 5 kişi de meraklılar. 3 gündür, kişi başına günde 20 isterik tıklama olsa zaten 185 doluyor. Demek ki kimsenin takip ettiği bile yok. Anladınız mı şimdi Hakan'ın niye "halk" aradığını?
Paranoyanın ilacı nedir bilmiyorum, ama ben "komplo kurucu" olarak istifa edersem, belki bu bir ilaç olur. Ben de zaten çok yoruldum. Sen bu kadar yıl kenarda yaşa, çık sonra kendini kaybet. O yüzden bu internet atışmalarını artık takip etmeyeceğim, Efe'den rica ettim, bana Farsça kurs araştırdı, ben de Farsça'ya başlıyorum. Kıskançlığımı böylece yatıştırmış olacağım. Omer Aygün'ün verdiği Antik Yunan Felsefesi derslerine dinleyici olarak gireceğim. Bir de becerebilirsem Parçalı Ham kısa filmler çekeceğim.Fayrap benim yuvam. Hakan da kardeşim. Heves de benim yuvam. Oradaki arkadaşlarım da benim kardeşlerim. Okuyacak kitaplar - çevirilecek şiirler -tartışılacak fikirler var.
Bunları böyle uzun uzun yazıyorum. Çünkü eğer sözümde durmazsam rezil olayım istiyorum.
Benden fikir tartışmalarına merhaba, ama internet dalaşlarına elveda.
Selamlar herkese.
fayrap.blogspot.com, 23 temmuz 2009
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder